Vaktiyle zengin mi zengin bir ağanın
çiftliğinde onlarca çeşit hayvan yaşarmış. Ahırında inekler, koyunlar, atlar ve
kümesinde tavuklar, kazlar, ördekler sürüsüyle varmış. Gelgelelim bu çiftlikte
ağanın hiç sevmediği küçük hayvancıklarda yaşarmış. Fareler! Ağa bu farelerden
o kadar nefret edermiş ki sırf onları öldürmeleri için onlarca kedi almış.
Bu küçük yaramazlar kışın soğuğunda donmamak
için ahırın yanında ki samanlığa, kuytu bir köşeye yuva yapmışlar. Buraya yuva
yapmalarının onlar için bir faydası daha vardır. O da türlü türlü yiyeceğin
içerisinde bulunduğu ambara yakın olmalarıdır. Ancak karınlarını doyurabilmek
için her seferinde canlarını tehlikeye atmak zorundadırlar. Zira ahır ile ambar
arasında nöbet tutan asker edasında dolaşan kediler ve ambar içerisinde onları
cezp edecek ürünlerin kullanılarak yapıldığı fare tuzakları vardır. Ancak
fareler bu işte o kadar uzmanlaşırlar ki her seferinde onları bin bir türlü
oyunla atlatmayı başarırlar.
Gel zaman git zaman ağa tüm kedilere rağmen
farelerin onun ürünlerinden araklamaya devam ettiklerini fark eder. Bu duruma
çok sinirlenen ağa bütün kedileri çiftliğin meydanına toplar. Ve onlara bir
hafta içerisinde kendisine bir fare yakalayarak gelmeyen tüm kedilerin
çiftlikten kovulacağını söyler. Kışın soğuğunda sıcacık yuvalarından olmak
istemeyen kedileri büyük bir telaş alır. Aralarında planlar yapmaya başlarlar.
Kurdukları planları tek tek denerler ama nafile. Zira fareler çok kurnazdır ve
hiçbir oyuna gelmezler.
Günler günleri kovalar ve bir haftalık süre
su gibi akıp gider. Ertesi sabah ağa fare yakalayamayan tüm kedileri çiftlikten
kovacaktır. Bu işten ümidi kesen kediler çantalarını toplamaya başlarlar. Ancak
içlerinden kurnaz biri henüz her şeyin bitmediğini düşünmektedir. Ve aklına
müthiş bir fikir gelir. Farelerin yuvasının önüne gider ve içeriye seslenir:
-Sevgili fare kardeşlerim! Durumumuzu
biliyorsunuz, başarısız olduğumuz için yarın ağamız bizi çiftlikten kovacak.
Açıkçası artık pekte umursamıyoruz. İşin bu noktalara varacağını hiçbir zaman
düşünmediğim için çoğu zaman sizin ürünlerden çalmanıza göz yummuştum. Ama
görüyorsunuz ya işte kader. Bu sevgili dostunuz yarın çiftliğe veda edecek. O
yüzden siz kardeşlerimle vedalaşmaya ve son bir kez kucaklaşmaya geldim.
Kurnaz kedi bu konuşmayı yaparken fareler
yuvanın içinde acaba doğru mu söylüyor diye tartışmaktadırlar. İçlerinden
ihtiyar bir fare:
-Kimse bu sinsi kedileri benden iyi
tanıyamaz, kesinlikle bizi kandırmaya çalışıyor.
Daha genç bir fare:
-Doğru söylüyor olabilir! Geçen arakladığım
ekmek kırıntılarını yuvaya getirirken beni gördü kılı bile kıpırdamadı.
İhtiyar fare:
-Uyukluyordu da o yüzden görmedi seni.
Genç fare:
-Hiç zannetmiyorum. Ben konuşmasını çok
samimi buldum. Hem bir elveda demekte ne var!
Diğer fareler genç fareyi ikna etmeye çalışsalar
da fayda etmez. Ve deneyimsiz zavallı atar kendini yuvanın dışına. Elveda
sevgili kardeşim demeyi beklerken kedinin pençeleri biner farenin boynuna. Kedi
kaptığı gibi bizim ufaklığı koşturur ağanın yanına. Ertesi sabah ağa diğer
bütün kedileri kovar çiftlikten. Geride sadece kurnaz kedi kalmıştır.
Böbürlenerek bakar giden arkadaşlarının arkasından.
Yuvada ise tam bir yas havası vardır. Çok
üzgündür fareler. Ancak ihtiyar fare bütün bu olanların kendileri için iyi bir
ders olduğunu düşünmektedir. Ve tüm fareleri etrafına toplayıp bir konuşma
yapar:
-Sevgili fare dostlarım! Bugün çok üzgünüz,
yaslıyız. Genç bir arkadaşımızı kurnaz bir kedinin oyunuyla kaybettik. Ancak bu
olaydan bir ders çıkarılması gerekir. Ayinesi iştir, kişinin lafa bakılmaz.
Yani tüm yaptıkları ortada iken bir anda yaptıklarının aksini iddia edenlere
inanmayın. İnanmayın ki yarın başka kayıplarda vermeyelim. Her gün bizleri ele
geçirmek için kovalayan bir kedi bir anda dostumuz olduğunu söyleyip
yakınlaşmak istiyorsa belli ki bu düpedüz bir yalandır.
Fareler bu olaydan iyi bir ders
çıkarmışlardır. Ve bir daha asla eylemleriyle sözleri tutarsız olan kişilere
kanmayacaklarına dair kendi kendilerine söz verirler. Hem de bir daha kediye de
yakalanmazlar. Mutlu, mesut ve de karınları tok yaşar giderler.